Bosch reklamında kim oynuyor

Günümüzün hızlı tüketim toplumunda, markaların kendilerini ifade etme biçimleri sürekli bir evrim geçiriyor. Bu bağlamda Bosch Ev Aletleri, “Tam Bi’ Bosch” kampanyasıyla genç ve dinamik bir iletişim dili yakalayarak, tüketicilerin kalbinde önemli bir yer edinmeyi başardı. Ancak bu yıl, markanın yeni reklam filmi, izleyicilerin merakını daha da artırdı. Zira, reklamın Türkiye’de değil, yurt dışında çekilmiş olması, izleyicilerde “Bu reklamda kim oynuyor?” sorusunu doğurdu.

Reklamın görsel estetiği ve yaratıcı anlatımı, izleyicileri ekran başına kilitlemeyi başardı. Ancak asıl merak uyandıran unsur, reklamda yer alan oyuncunun kimliği oldu. İlk bakışta tanıdık bir yüz gibi görünse de, izleyiciler bu gizemli oyuncunun kim olduğunu çözmeye çalışırken, sosyal medyada da tartışmalar başladı.

Ve işte bu sorunun cevabını, Türkiye ve Kıbrıs'ta ilk defa www.at.web.tr Blog sitemizde açıklıyoruz: Bosch’un yeni reklam filminde, Alman oyuncu Benedikt Paulun yer alıyor. Paulun’un varlığı, markanın global vizyonunu ve yenilikçi yaklaşımını gözler önüne seriyor.

Benedikt Paulun, 1990 yılında Almanya’nın Pfaffenhofen ad Ilm şehrinde dünyaya geldi. Völklingen'de büyüyen bu yetenekli oyuncu, 2016 yılında Viyana Müzik ve Sanat Üniversitesi'nden mezun oldu. Eğitim hayatı boyunca, oyunculuk yeteneklerini geliştirmek için büyük çaba sarf etti ve bu çabası, 2015 yılında Nestroy Ödülü ile taçlandırıldı. Bu ödül, onun genç yaşta ne denli yetenekli bir oyuncu olduğunu gösteriyor. Ardından, Burgtheater, Berliner Ensemble gibi prestijli tiyatrolarda sahne alarak kariyerine sağlam adımlarla devam etti.

İlk tiyatro deneyimini 2010-2012 yılları arasında Theater Überzwerg'de yaşayan Benedikt, 2012'den 2016'ya kadar Viyana Konservatuarı Özel Üniversitesi'nde oyunculuk eğitimi aldı. Diğerlerinin yanı sıra Markus Meyer ve Katharina Stemberger'den rol eğitimi ve Susi Stach'tan kamera oyunculuğu dersleri aldı. 2014 yılında Viyana'daki Theater der Jugend'de Stefan Berendt'in prodüksiyonu olan Nennt mich nicht Ismael'de Bill Kingsley rolünde yer aldı. 2015 Nestroy Tiyatro Ödülü töreninde, Theater der Jugend'de Sandra Cervik'in yönettiği Freak'te canlandırdığı Max rolüyle en iyi genç oyuncu seçildi.

Şubat 2016'da Claus Peymann yönetiminde Viyana Burgtheater'da Peter Handke'nin Die Unschuldigen, ich und die Unbekannte, am Rande der Landstraße adlı oyununun dünya prömiyerinde yer aldı. 2016/17 sezonunda Stadttheater Klagenfurt'ta Maria Stuart'taki Mortimer rolüyle ve Elfriede Jelinek'in Wut adlı eserinin Avusturya prömiyerinde yer aldı.

2017 yılında Jonas Hassen Khemiri'nin Apathetic for Beginners oyununda, Die lächerliche Finsternis oyununda Çavuş Stefan Dorsch rolüyle, Hans Henny Jahnn'ın The Coronation of Richard III oyununda Kardinal Bourchier rolüyle ve Georges Feydeau'nun The Flea in Her Ear oyununda Camille Chandebise rolüyle Ulm Tiyatrosu topluluğuna katıldı. 2018/19 sezonunda Aufstieg und Fall des Uli H. - Eine deutsche Wurstiade'nin dünya prömiyerinde yer aldı ve Zeit der Kannibalen'in sahne versiyonunda yönetim danışmanı Frank Öllers'i canlandırdı; 2019'da Ingrid Lausund'un Benefiz - Jeder rettet einen Afrikaner'inde Leo rolüyle prömiyer yaptı.

Benedikt Paulun’un oyunculuk kariyeri, sadece sahne ile sınırlı kalmadı. 2022 yılında başrolünü üstlendiği “Märtyrer der Strebsamkeit” filmi, Lund Fantastik Film Festivali’nde İzleyici Ödülü’nü kazanarak, onun sinema dünyasındaki yerini de pekiştirdi. 2023 yılında ise, “Vor uns das Meer” adlı sesli kitaptaki performansı ile Eyalet Başkenti Wiesbaden’in Çocuk ve Gençlik Sesli Kitap Ödülü’ne layık görüldü. Bu başarılar, Benedikt’in çok yönlü bir sanatçı olduğunu kanıtlıyor.

Fiziksel özelliklerine gelince, 189 cm boyunda, sarışın ve mavi gözlü olan Benedikt, Almanca’nın yanı sıra İngilizce ve Fransızca da konuşabiliyor. Bariton sesiyle dikkat çeken bu genç yetenek, sahne dövüşü, badminton ve motosiklet gibi birçok spor dalında da yetkin. Ayrıca, elektro gitar ve bas gitar çalma becerisi ile müzik alanında da kendini ifade edebiliyor. Tüm bu özellikleri, onu sadece bir oyuncu değil, aynı zamanda çok yönlü bir sanatçı haline getiriyor.

Bosch’un yeni reklam filminde Benedikt Paulun’un yer alması, markanın uluslararası bir yüzle tanışmasını sağlarken, aynı zamanda izleyicilerin merakını da artırdı. Reklamın Türkiye’de çekilmemesi, izleyicilerin bu yabancı oyuncunun kim olduğunu araştırmasına yol açtı. Bu durum, markanın globalleşme çabalarının bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Zira, günümüzde markalar, sadece yerel değil, uluslararası bir kitleye hitap etme çabası içindeler.

Sonuç olarak, Bosch’un “Tam Bi’ Bosch” kampanyası, sadece bir reklam filmi olmanın ötesine geçerek, izleyicilerin merakını uyandıran bir fenomen haline geldi. Benedikt Paulun’un bu projedeki varlığı, markanın yenilikçi ve dinamik yapısını pekiştirirken, izleyicilere de kaliteli bir sanat deneyimi sunuyor. Bosch, bu reklam filmiyle birlikte, hem ürünlerini tanıtıyor hem de sanat dünyasına katkıda bulunuyor. Bu bağlamda, Benedikt Paulun’un performansı, markanın gelecekteki projelerinde de önemli bir rol oynayacağa benziyor.

zzzzzz