Kuzey Kıbrıs Menkul Kıymetler Borsası
Kuzey Kıbrıs Menkul Kıymetler Borsası, KKTC’nin uluslararası finans piyasalarında temsil edilmesi amacıyla büyük bir çaba ile hayata geçirilmiştir.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin finansal altyapısına önemli bir katkı sağlamayı amaçlayan Kuzey Kıbrıs Menkul Kıymetler Borsası (KKMKB), 1997 yılında büyük umutlarla kurulmuş ancak zaman içinde işlevini yitirerek yalnızca hukuki bir varlık haline gelmiştir. Bu yazıda KKMKB'nin doğuşu, gelişimi ve bugünkü durumu, hem yerel hem de uluslararası bağlamda ele alınmaya çalışılacaktır.
İlk adımı 1996 yılında atılan KKMKB fikri, o yıl Güney Kıbrıs Borsasının Avrasya Borsaları Federasyonu’na (FEAS) üyelik başvurusu üzerine ortaya çıkmıştı. Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC yöneticileri, bölgede eşit temsil hakkı sağlamak ve finansal bağımsızlığı güçlendirmek amacıyla kendi menkul kıymetler borsalarını kurma kararı almışlardı. Böylece FEAS çerçevesinde hem Güney hem de Kuzey Kıbrıs’ın temsil edilmesi hedefleniyordu.
Bu görev İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) tarafından üstlenildi. Dışişleri Bakanlığı ile koordineli şekilde harekete geçen İMKB, yaklaşık 150.000 USD bütçe ayırarak Takasbank desteğiyle özel ekipler oluşturdu. Yasal düzenlemelerden teknolojik altyapıya kadar birçok alanda yoğun çalışmalar yapıldı. Bu süreçte KKTC Ekonomi Bakanlığı ve diğer resmi kurumlarla sıkı bir iş birliği yürütüldü.
Yasal altyapının oluşturulmasında en kritik adım “Menkul Kıymetler Borsası Yasası (40/1996)”nın hazırlanması ve kabul edilmesiydi. Bu yasa, 23 Eylül 1996 tarihli bir KKTC Meclisi toplantısında onaylandı ve Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla yürürlüğe girdi. Ancak bazı mevzuat sorunları, özellikle Şirketler Mukayyitliği uygulamalarında değişiklik gerektiriyordu. Eski dönemlerden kalma İngiliz sömürge kanunlarına dayanan bazı hükümler, hisse senedi devir işlemlerini zorlaştırıyordu. Bu engellerin aşılması için karşılıklı görüşmeler yapıldı ve yeni düzenlemeler hayata geçirildi.
Teknolojik açıdan ise sistem, İMKB tarafından geliştirilen eski alım-satım platformuna dayanıyordu. Digital-unix işletim sistemi üzerinde çalışan bu sistem yüksek performans sunuyordu. Bilgisayarlar Pentium-pro 200 modelindeydi ve üyelerin aidatlarıyla satın alındı. Sistem, iki aşamalı ihale sonucunda Taner Ticaret Ltd'ye emanet edildi ve uzun süren testlerden sonra 24 Ekim 1997’de açılış yapıldı.
Borsa binası olarak Lefkoşa’daki Vakıflar Tam Sigorta'nın eski binası seçildi. İki katlı bina, alt kat idari ofisler, üst kat işlem salonu olarak planlandı. Özel tasarımlı seans masası İstanbul’da üretilip Kıbrıs’a gönderildi ve burada monte edildi. Ancak ilerleyen yıllarda bina Taşınmaz Mal Komisyonu ve Hukuk Dairesi’ne tahsis edildi. Bu süreçte KKMKB fiziki olarak ortadan kalktı; bilgisayarları depolara kaldırıldı, sistem odası makam odasına dönüştürüldü, özel masa ise testereyle kesilerek sekreter masasına dönüştürüldü. Bu durum, emek verilerek inşa edilen bir kurumun nasıl yok olabileceğini gösteren trajik bir örnek oldu.
İlk işlem 24 Ekim 1997 tarihinde gerçekleşti. Günün Ekonomi Bakanı Erdal Onurhan adına gönderilen alış emri ile 19 lot Türk Bankası B Grubu hissesi işlem gördü. Seans sonunda toplam işlem hacmi 200 lotta, yani 20.000 hisse senedinde sabitlendi. İşlem gören tek şirket olan Türk Bankası, dönemin en köklü bankası konumundaydı. Yönetim Kurulu Başkanı Tanju Özyol’un desteğiyle borsaya kote olmuştu. Ancak maalesef başka hiçbir firma bu süreci takip etmedi. Güven eksikliği, düşük işlem hacmi ve yasal engeller nedeniyle KKMKB beklenen ilgiyi çekemedi.
Üyeler, KKTC’de faaliyet gösteren ticari bankalar ve Ekonomi Bakanlığı’ndan izin almış aracı kurumlardan oluşuyordu. Aracı kurumların limited şirket olması ve asgari sermayeye sahip olmaları gerekiyordu. Ayrıca ana sözleşmelerinin yasalara uygun olması şart koşuluyordu. Açılış öncesi dört aracı kurum vardı ama zamanla bu sayı artmadı. Üyelerin eğitimi, İMKB uzmanları tarafından yürütüldü ve sadece seçilen birkaç kişi Üye Temsilcisi olarak görev yaptı.
KKMKB’nin kuruluşundaki temel motivasyonlardan biri, FEAS üzerinden Güney Kıbrıs’ın uluslararası alanda tek başına temsil edilmemesini sağlamaktı. Bu nedenle KKMKB’nin açılmasıyla aynı anda FEAS’a başvuru yapıldı. Ancak federasyonun genel kurul toplantısında her iki borsanın da üyeliği reddedildi. Bu sayede KKTC’nin adaletsiz bir duruma maruz kalması önlenmiş oldu.
Yıllar içinde KKMKB’yi yeniden canlandırma girişimleri olduysa da sonuç alınamadı. 1998 yılında İMKB ile online bağlantı kurulması planlandıysa da yasal engeller nedeniyle bu proje rafa kaldırıldı. 2000 yılında Ortak Ekonomik Konsey kapsamında yapılacak işbirliği anlaşmaları da somut bir sonuca ulaşmadı. Zamanla personel kayıpları başladı ve borsa binası tamamen başka kurumlara devredildi.
Bugün KKMKB’nin hukuki varlığı devam etmektedir. Ancak tüm fonksiyonlarını artık Şirketler Mukayyitliği yürütmektedir. Hisse devir işlemleri, kayıt işlemleri gibi tüm süreçler bu kurum üzerinden yürütülüyor. Türk Bankası’nın ortaklık yapısı hâlâ takip edilmekte, ancak bu işlemler borsa çerçevesinde değil, mukayyitlik kayıtları üzerinden gerçekleştirilmektedir.
Geçmişte büyük umutlar taşıyan KKMKB’nin yeniden canlandırılması, Kuzey Kıbrıs ekonomisi açısından büyük önem taşımaktadır. Küçük yatırımcıların erişebileceği bir sermaye piyasası ortamı, ekonomik büyüme ve refah düzeyinin artırılması açısından kaçınılmazdır. Özellikle borçlanma araçları ve türev işlemler gibi yeni piyasaların kurulması, KKMKB’nin modern bir yapıya kavuşmasını sağlayabilir.
Sonuç olarak KKMKB, geçmişte büyük fedakârlıklarla kurulan ve kısa süreliğine faaliyet gösteren bir kurumdur. Hem Türkiye hem de KKTC tarafında ciddi emek ve kaynak harcanmıştır. Ancak politik ve yasal engeller nedeniyle beklenen başarı elde edilememiştir. Yeni dönemde daha güçlü bir yapıyla yeniden canlandırılmasının, bölgenin ekonomik geleceği açısından büyük faydalar sağlayacağı düşünülmektedir. KKMKB’nin tarihi, yalnızca finansal bir miras değil, aynı zamanda iş birliği, dayanışma ve uzlaşma çabalarının da sembolüdür.